Kuşlar gibi gökyüzünde süzülen Drone araçlar teknolojinin insanlığa kattığı büyük bir buluştur. Ancak bu buluş da tüm diğer buluşlar gibi, doğa taklit edilerek geliştirildi. Bu gelişimi biraz daha ileriye götürmek isteyen Alman mühendisler, drone araçların kuşlar gibi bacaklı ve pençeli olması halinde dallara ağaçlara konabileceklerini düşündüler ve böyle bir konsept geliştirdiler.
Böylece yeni nesil drone araçlar dallara metal pençeleri ile konabilecek. Bu düşüncenin getirisi ne olacak? Drone enerji tasarrufu sağlamak için doğaya adapte olarak ağaca dala kayaya kolayca konabilecek. Bu robotik konsept hala geliştirme aşamasında. Doğa sert bir tabiata sahiptir ve tüm ağaçların dalları da aynı fiziksel özelliklere sahip değildir örneğin dallar kalın, ince, kambur, kaygan vs olabiliyor.
Tüm bu çeşitliliği karşılayacak robotik konsept işleri kolaylaştırabilir. Bilim insanları öncelikle keşif ve gözlemi derinleştirmek için önce kuşları incelediler ve dallara nasıl konduklarını mili saniyelerle kayıt edecek sistemlerle izlediler. Tasarım öncesi böyle derinlemesine bir analiz gerekli idi. Bu sistemlerin içinde kuşların dala konarken konduktan sonra ve havalanırken etraftaki fiziksel değişimleri izleyen sensörler de vardı.
Tabiat Analiz Edildi ve Robotik Konsept Oluşturuldu
Analiz sonuçlarına göre zemin nasıl olursa olsun kuşlar, aynı manevralarla iniş kalkışları başarılı bir şekilde gerçekleştirebiliyor. O halde bunu kuşlar gibi başaracak drone tasarımı yapılabilir. Projenin adı SNAG projesi. Bu sistem basitçe şahinlerin bacak ve pençe yapıları üzerinde modellenmiştir.
Kemikler, 3D baskılı plastik elemanlar tarafından analiz edilerek üretildi ve kasların ve tendonların işlevi, motorlar ve misinalar tarafından gerçekleştirildi. Konseptteki her bir bacak, ileri geri hareket etmek için tetikleyici - harekete geçirici devre elemanlarına sahip. Bu araştırmada aşılması gereken sorunlardan biri de; kuşların dallara yaptıkları sert inişlerde fiziksel darbelere karşı hasar almadan iniş kalkışlarını modelleyecek bir sistemi hayata geçirmekti.
Bunun için milisaniyeler içinde durumu analiz edip tepki verecek devre elemanları tasarlamak gerekiyordu. Araştırma umut verici şekilde ilerliyor. Yeni robot drone araçlar, şahinler kartallar gibi yüksek irtifalara çıkabilecek, onlar gibi sert inişler yapabilecek ve zarar görmeden enerji tasarrufu yaparak her alana inip havalanabilecek. Robot sisteminin durum tespiti ve uçuş kontrolü için yeteneklerin optimizasyonu üzerinde çalışmalar sürüyor.