Heykeltıraşlık sanatına ait ilk örnek, 1908 yılında Avusturya'nın Willendorf kasabasındaki Willendorf Venüs heykelidir. 10.000 ile 25.000 yıllık kireç taşından yapılmış birkaç inç yüksekliğindeki heykelde, bir Taş Devri kadını sergilenmekte olup, verimlilik sembolü olarak bilinmektedir. Yüzü garip bir şekilde çirkin olan kadının vücudunun her yeri birbirine orantılı olduğu halde, özellikle kalçaları, göğüsleri ve cinsel organı abartılı bir şekilde iri gösterilmiştir.
Bunun dışında, aynı dönemde yapılmış Kostienski Venüsü, Maina Venüsü, Malta Venüsü, Avdeevo Venüsü gibi çok sayıda Venüs heykeli mevcut olup, hepsinde aynı abartılı durum söz konusudur.
Taş heykelcilik konusundaki örneklere ise, M.Ö. 3200 ve 2780 yılları arasındaki dönemde yine eski Mısır'da rastlanmış olup, genellikle estetikten uzak, dini sembol özelliği taşımaktadırlar. Buna en tipik örnek, M.Ö. 3000 ile 2500 yılları arasında yapıldığı söylenen Ciza'daki büyük Sfenks heykelidir.

Bu konuda ilk isim M.Ö. 490-430 yılları arasında yaşamış olan klasik dönemin en ünlü heykeltıraşı olarak bilinen Phidias olup, Atina'daki Parthenon civarında çok sayıda çalışması mevcuttur. M.Ö. Dördüncü yüzyılda yaşamış bir başka büyük heykeltıraş ise Praxiteles olup, çarpıcı eserleriyle ünlüdür. Bu doğrultuda çıplak bir tanrıça olarak gösterdiği Cnidus'lu Afrodit, o devre göre oldukça ses getiren bir çalışma olup, M.S. 23-79 yılları arasında yaşamış Romalı tarihçi Büyük Pliny tarafından dünyanın en büyük heykel çalışması ve cesurca bir yenilik olarak gösterilmiştir.
Romalıların bu konuda dünya çapında eserler verdikleri döneme kadar, bu türde ürettikleri örnekler arasında en bilineni, M.Ö. altıncı yüzyılda yapılmış olduğu sanılan ve bugün Roma'daki Ulusal Müzede sergilenen birbirlerine sarılıp yatmış çiftin temsil edildiği bronz heykelciktir. Romalılar sanatın her konusunda olduğu gibi heykeltıraşçılıkta da Yunanlıları yakından takip etmişlerdir.
Bu nedenle önceleri genellikle sert ve haşin yüzlü kahraman figürleriyle, liderlerinin hepsinin birer güçlü kahraman olduğu izlenimini verirken, giderek geliştirdikleri döneme ait örneklerde, onların sanki canlı gibi baktıkları ve üzerlerindeki giysilerin elle tutulacak kadar sahici durduğu dikkat çekmektedir.

Bu doğrultuda M.Ö. 3400 yılında yapılmış at heykelinin yanı sıra M.Ö. sekizinci yüzyılda hüküm süren Shang Hanedanı döneminde yapılmış çok sayıda taş heykel mevcuttur. Genellikle ölüme ait figürlerin yanı sıra küçük kuş ve hayvan motiflerinin tercih edildiği görülmektedir.
Yaklaşık 700.000 askerin çalışmasıyla 30 yılda tamamlanan eser, Tuğla Savaşçılar olarak bilinmekte olup, 1974 yılında Çin'in merkezinde bir şehir olan Xi'i yakınlarına bir yerde, kasabalıların bir tarlada kazdıkları geniş bir çukura gömülmüştür.
Kafakalem.com
Kültür - Sanat
Bunun dışında, aynı dönemde yapılmış Kostienski Venüsü, Maina Venüsü, Malta Venüsü, Avdeevo Venüsü gibi çok sayıda Venüs heykeli mevcut olup, hepsinde aynı abartılı durum söz konusudur.
Dünyadaki İlk Heykeltraşlardan Fil Dişi Oymacılık
Fildişi oymacılığına ait ilk örneğe, M.Ö. 4000-3200 yılları arasında eski Mısır Medeniyetinde rastlanmış olup, daha ziyade dini motifler taşıdığı görülmektedir. Bu doğrultuda bulunan tüm örneklerde genellikle tanrı ve tanrıçalar resmedilmiştir.Taş heykelcilik konusundaki örneklere ise, M.Ö. 3200 ve 2780 yılları arasındaki dönemde yine eski Mısır'da rastlanmış olup, genellikle estetikten uzak, dini sembol özelliği taşımaktadırlar. Buna en tipik örnek, M.Ö. 3000 ile 2500 yılları arasında yapıldığı söylenen Ciza'daki büyük Sfenks heykelidir.
Yunan Heykeltıraş Sanatı
Antik Yunan döneminde, M.Ö. Beşinci yüzyıldan itibaren heykeltıraşlık üzerine çok sayıda sanatçı çıkmış olup, genellikle model olarak insanı baz almışlardır. Bu doğrultuda, spor yapan ya da kahraman pozunda çok sayıda örnekler sergilemiş olan Yunanlı heykeltıraşların yaptıkları eserlerde, insan temasıyla birlikte duygu ön plana çıkmaktadır. Bu bağlamda yüzlerinde değişik ifadelerin bulunduğu heykeller ilkin Yunanlılar tarafından gerçekleştirilmiş olup, onlardan önce denenmiş örneklerde bu duygunun yansıtamadığı görülmektedir.
Bu konuda ilk isim M.Ö. 490-430 yılları arasında yaşamış olan klasik dönemin en ünlü heykeltıraşı olarak bilinen Phidias olup, Atina'daki Parthenon civarında çok sayıda çalışması mevcuttur. M.Ö. Dördüncü yüzyılda yaşamış bir başka büyük heykeltıraş ise Praxiteles olup, çarpıcı eserleriyle ünlüdür. Bu doğrultuda çıplak bir tanrıça olarak gösterdiği Cnidus'lu Afrodit, o devre göre oldukça ses getiren bir çalışma olup, M.S. 23-79 yılları arasında yaşamış Romalı tarihçi Büyük Pliny tarafından dünyanın en büyük heykel çalışması ve cesurca bir yenilik olarak gösterilmiştir.
Roma Heykeltıraş Sanatı
İlkin M.Ö. 1000 yılları civarında Villanovan medeniyetinde görülmüş olan Roma heykeltıraş sanatına ait örnekler, bugün halen Bolonya bölgesinde mevcut olup, bu doğrultuda bronz ve pişmiş tuğladan yapılmış sembolik amaçlı küçük heykelcikler görülmektedir.Romalıların bu konuda dünya çapında eserler verdikleri döneme kadar, bu türde ürettikleri örnekler arasında en bilineni, M.Ö. altıncı yüzyılda yapılmış olduğu sanılan ve bugün Roma'daki Ulusal Müzede sergilenen birbirlerine sarılıp yatmış çiftin temsil edildiği bronz heykelciktir. Romalılar sanatın her konusunda olduğu gibi heykeltıraşçılıkta da Yunanlıları yakından takip etmişlerdir.
Bu nedenle önceleri genellikle sert ve haşin yüzlü kahraman figürleriyle, liderlerinin hepsinin birer güçlü kahraman olduğu izlenimini verirken, giderek geliştirdikleri döneme ait örneklerde, onların sanki canlı gibi baktıkları ve üzerlerindeki giysilerin elle tutulacak kadar sahici durduğu dikkat çekmektedir.

Çin Heykeltıraş Sanatı
Eski Çin kültüründe heykel sanatı, büyük ölçüde fiziksel güç gerektiren, güzel sanatların en önemli dalı olarak kabul edilmiştir. Bu bağlamda başlı başına bir zanaat olarak nitelendirilen heykeltıraşlığa ait çok fazla sanatçı çıkmış olup, ancak birkaçı bilinmektedir.Bu doğrultuda M.Ö. 3400 yılında yapılmış at heykelinin yanı sıra M.Ö. sekizinci yüzyılda hüküm süren Shang Hanedanı döneminde yapılmış çok sayıda taş heykel mevcuttur. Genellikle ölüme ait figürlerin yanı sıra küçük kuş ve hayvan motiflerinin tercih edildiği görülmektedir.
Tarihteki En Ünlü Heykeller
Çin heykeltıraş sanatına ait en ünlü heykeller, herkesin bildiği üzere, M.Ö. 240 yılında yapılmış olup, yaklaşık 8000 askerden oluşan alçı taşından yapılmış Çin ordusu ile M.Ö. 259-210 yılları arasında hüküm sürmüş Çin'in İlk imparatoru olan Qin Shi Huangdi'nin heykelidir. Savaş sırasında 50 yaşında ölen imparatorun saç biçimi çok gerçekçi bir boyutta işlenmiş olup, onu sonraki yaşamında koruyacağına inanılarak askerlerinin heykelleriyle birlikte yanma gömülmüştür.Yaklaşık 700.000 askerin çalışmasıyla 30 yılda tamamlanan eser, Tuğla Savaşçılar olarak bilinmekte olup, 1974 yılında Çin'in merkezinde bir şehir olan Xi'i yakınlarına bir yerde, kasabalıların bir tarlada kazdıkları geniş bir çukura gömülmüştür.
Kafakalem.com
Kültür - Sanat